Birlikte Yaşam Nedir?
Birlikte yaşam; kent nüfusunun, konut ihtiyacının, kira fiyatlarının ve iklim krizi farkındalığının artması sonucu modern mimariye eklemlenen kavramlardan. Bilinen anlamda ilk örnekleri 1970’li yıllarda Danimarka’da başlayan bu yeni yaşama biçimi, özellikle pandeminin ardından benimsenen uzaktan veya hibrid çalışma modellerinin popülerleşmesi sonucu yeniden ilgi çekmeye başladı. Düşük maliyetli, enerji verimli, modern ve inovatif mekanlar sunan birlikte yaşam modeli, şimdiden pek çok Avrupa ülkesinde emlak stokunun azımsanmayacak bir dilimini oluşturmayı başardı. Peki birlikte yaşam nedir ve kullanıcısına ne sunar?
Birlikte yaşam konsepti; kullanıcılarına temel ihtiyaçlarda özel, sosyal ihtiyaçlarda ise daha komünal mekanlar sunan esnek bir yaşama modelidir. Genellikle tek kişilik uyuma birimlerinden oluşan birlikte yaşam projelerinde bir kullanıcı kendine ait minimal uyku, duş ve mutfak alanlarına sahiptir. Ancak çalışma, dinlenme veya tam kapsamlı mutfak gibi birden fazla kullanıcının kullanımına uygun olan alanlar paylaşımlıdır. Bu da her katta ayrı bir dairenin bulunduğu apartman projelerinden veya daha geniş ölçekli villa tipi konut projelerinden farklı olarak alandan ve enerjiden yüksek ölçüde kazanım sağlar.
Birlikte yaşam projelerinin bir diğer özelliği ise benzer ilgi odaklarına sahip kullanıcıları bir araya getirmesidir. Bu nedenle paylaşımlı alanlarda sunulan imkanlar her projede farklıdır ve modern gereksinimlerin artmasına bağlı olarak spor salonu, spa, oyun alanı, etkinlik merkezi, lobi, kafeterya veya sinema salonu gibi birçok farklı ilgi alanına, hobiye ve yaşam biçimine hizmet eder yapıda olabilir. Bu da özellikle pandemi sonrası uzaktan çalışma modelini benimseyen modern kullanıcıların, kendi uyku ve yaşam alanlarında gerekli mahremiyeti elde ederken, ortak alanlarda sosyalleşme için yeterli imkanlara sahip olması ve yoğun kent dokusunda normalde zorlanabileceği benzer ilgi alanlarına sahip insanlarla daha kolay tanışması anlamına gelir.
Birlikte Yaşam Projelerinin Avantajları Nelerdir?
Birlikte yaşam konsepti, son dönemlerde kent dokusuna eklenen projelerden olduğundan oldukça modern ve inovatif görünümlüdür. Mekânsal gereksinimi klasik toplu konut projelerinden farklı olan bu projeler, büyük ölçekli ve iyi planlanmış paylaşımlı alanlara etrafında tasarlanır. Özellikle girişimciler, tasarımcılar ve yazılımcılar tarafından tercih edilen birlikte yaşam projelerinin sağladığı başlıca avantajlar şu şekilde sıralanabilir:
- Birlikte yaşam projelerindeki nitelikli ortak alanlar, tek başına ünitede yaşayan bireylerin izolasyon sebebiyle depresyon ve yalnızlık çekmesini önlemeye yardımcıdır.
- Hacim başına düşen insan sayısı fazladır. Bu da aynı sayıda kullanıcıyı barındırmak için kent dokusuna yapılması gereken ekstra konut gereksinimini ve bu gereksinimden doğacak malzeme ve alan tüketimini azaltır.
- Düşük fiyatlı ve esnek planı sayesinden farklı ilgi alanlarından insanlara hitap edebilir ve daha rahat kiralanabilir.
Bunlara ek olarak; birlikte yaşam projesi, konut ihtiyacının sebep olduğu karbon ayak izin küçültmeye ve kentteki verimli alan kullanımını artırmaya da yardımcıdır.
İyi Bir Birlikte Yaşam Projesi Nasıl Olmalı?
Birlikte yaşam projeleri, mekânsal alandaki farklılaşma sebebiyle oldukça esnek şekilde tasarlanmış projelerdir. Bu durum mimari açıdan bir dizi avantaja ek olarak tanımlanması gereken yeni zorluklar getirebilir. Kullanıcı odağında tasarlanan birlikte yaşam projelerinde, ortak alanların niteliği birbirinden farklıdır ve belirli bir kitleye hitap eder. Dolayısıyla benzer gereksinimlere sahip insanların gruplaşması ve sosyalleşmesi açısından avantajlı mekanlar sunmalı, kişiye özel uyku alanlarında ise yeterli rahatlama ve dinlenme olanağını tanımalıdır.
Günümüzde inşa edilen birlikte yaşam projelerinin birçoğu iklim krizini önlemeye yönelik atık su arıtma, doğal havalandırma, yeşil çatı ve güneş enerji paneli gibi bir dizi çözümü teşvik eder. Ancak proje, kimi zaman büyük ölçekli endüstriyel yapıların veya kullanılmayan hangarların yeniden işlevlendirilmesini gerektirebilir. Bu durumda tasarımın buna göre şekillendirilmesi ve mimarın hem kullanıcı hem alansal ihtiyaçlar konusunda en sürdürülebilir çözümü sunması gerekir. Sistemli bir katmanlaştırma, esnek plan ve doğru gereksinim tespiti birlikte yaşam projelerini geleceğin en popüler konut tercihlerinden biri haline getirebilir.